28 Ocak 2010 Perşembe

Ceylana 1000 Mektup - 9 -

IX
bilirim deliliğimi

oysa durgun sulardayım nicedir

kırık dökük olsam da

sevgiden yana kırılmaz yüreğim

korkum hep yetememek sana



su

bilirsin

deli de akar zamanla

nehir yatağını arıyor derler

bakarsın bir gün en güzel şiirler

bir nehrin denize kavuştuğu

ve altın kum tanelerini

denize bıraktığı yerlerde olur



desenler ve çizgiler uyuyor

aynı pijamalarda uyuyoruz demek ki

enine ve boyuna çizgili

hapishane parmaklıkları

pencerede umut kuşu yüreğim

haydi kanatlan şimdi



bilirim

isterse insan dağlar da yürür

ama tek kişilik olsaydı dünya

neden Adem neden Havva



su olmak

önce bulut belki de

su mu buluttan bulut mu su dan

bir rüzgarla mı yükselmek göğe

yoksa duman duman mı

seviyorsak elbet yağmur düşmeli yere



sis olmamalı asla ve çiğ damlası

bir dalda bir yaprak da güzel olsa bile

ten de terin izdüşümünce güzel çiğ belki

ama kelimelerce korkulu



su damlasınca düşmek toprağa, yaprağa

belki de karışmak bir akarsuya

bir ceylan sabah serinliğinde gelir suya

bir gül neden düşer kuytuya

ya elleri, elleri var mı şiirin



bilirim hüznü dağıtırım gecelerde

benim kara gecelerin amâ postacısı

benim raysız yollarda tren bekçisi

bilirim rüzgarı bendendir her öfkenin

ve bilirim yüreklere düşen gölgemi



ben dalgalı denizlerde tükenmiş gemi

ben kaptanı yitik Titanik

böyle bilme beni

yüreği elinde bir çocuğum ben

tut ellerimden



sana koştumsa ürkme sevgimden

oysa sen ışıksın ben karanlık

hadi kibritçi kızın hüznünü at da

yak bir duman tütümü sevdayı

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder